Anneliği En Güzel Anlatan Filmler

Anne ve çocuk arasındaki kutsal ilişkiyi hatırlatan Anneler Günü’nde yapılacak en güzel etkinliklerden biri de bu özel güne yakışır filmleri izlemek. Sevgi, fedakarlık, aile olgusu, başarı, erdem, hasret, dayanışma, kuşak çatışması gibi konular hep ortak bir noktada birleşerek çözüme ulaşıyor; “Annelik” ve “Anneliğin Gücü”…

Farklı coğrafyalardaki yaşantılardan kesitler taşıyor olsa da bu özel günde izleyebileceğiniz 10 filmi yukardaki temaları da düşünerek sizin için derledik…

Bal Ülkesi  (2019) (Honeyland)
IMDb 8

92’nci Akademi Ödülleri’nde Kuzey Makedonya’ya ‘En İyi Yabancı Dilde Film’ dalında Oscar adaylığı kazandıran ve Sundance Film Festivali’nden ödülle dönen ‘Bal Ülkesi’ filmi, Türkçe diyaloglarıyla da yüz güldüren bir belgesel. Filmdeki anne-kız arasındaki gerçekçi sahneler oldukça iz bırakan cinsten. Bal Ülkesi, arıcılıkla uğraşan bir ailenin yaşamına odaklanıyor. Hatice (Hatidže) Muratova, hasta annesi ile birlikte yolu, elektriği ve suyu olmayan Balkanlarda dağlık bir bölgede yaşar. Genç kadın, eski dağcılık geleneklerini kullanarak yabani aracılık yapmaktadır. Ancak bunu yaparken arıların payını gözetmekten geri kalmaz üstüne bir de onlarla konuşup, şarkı söyler. Yaşadıkları bölgeye göçebe arıcıların gelmesi, bir yandan Hatice’nin yaşamını etkilerken bir yandan da doğal dengenin bozulmasına neden olur. Hatice, bozulan düzeni yeniden sağlamak için zorlu bir mücadeleye girişir. Tamara Kotevska ve Ljubomir Stefanov’un yönetmenliğini üstlendiği film Kuzey Makedonya yapımı.

Uğur Böceği (2017) (Lady Bird)
IMDb 7,4

Sacramento’da yaşayan, kendine ‘Uğur Böceği’ adını takmış liseli Christine McPherson (Saoirse Ronan) lisedeki son yılında hayatıyla ilgili birçok kritik kararın eşiğine gelmiştir. Büyüme sancıları, okulda hem akademik, hem sosyal olarak yaşadığı zorluklar ve yaklaşan üniversite tercihinin yanında annesi Marion’la (Laurie Metcalf) yaşadığı gelgitli ilişki ‘Uğur Böceği’ni strese sokmaktadır. Annesinin California’da kalmasına yönelik tüm ikna çabasına rağmen oradan uzaklaşmak, New York’ta bir üniversiteye gitmek istemektedir. Greta Gerwig’in senaryonu yazdığı ve yönettiği film,  otobiyografik yanlarıyla da 80’lerin gençlik filmlerine oranla daha gerçekçi.

Özel Bir Gün (2016) (Mother’s Day)
IMDb 5,7

Anneler Günü yaklaşırken birbirinde farklı kişiler ve kuşaklar, kendi hayatlarıyla ilgili değişik süreçlerden geçmektedir. Kısa süre önce boşanmış 2 çocuk annesi Sandy (Jennifer Aniston), eşinin kendisinden çok daha genç bir kadınla evlenmesiyle de ayrıca sarsılmıştır. Bradley (Jason Sudeikis) 16 yaşındaki kızına hem babalık hem de annelik yapmanın zorluklarıyla karşılaşırken, ünlü bir yazar olan Miranda (Julia Roberts) tüm başarısına rağmen kızı Kristin’i (Britt Robertson) daha bebekken evlatlık vermek zorunda kaldığı gerçeğiyle yaşamaktadır. Kristin ise evlilik arifesinde annesini bulmaya karar verir. Ailesiyle arası çok iyi olmayan Jessie (Kate Hudson) ise bunu düzeltmesi gerektiğini yavaş yavaş kabul etmeye başlar. Bütün bu hayatlar Anneler Günü’nde bir şekilde birbirine bağlanacaktır. Film, yönetmen Garry Marshall’ın önceki 2 filmi Sevgililer Günü ve Yılbaşı Gecesi gibi özel bir günde kesişen yollar konseptini ele alıyor.

Joy (2015)
IMDb 6,6

Joy henüz küçüklüğünden itibaren hayal gücü çok gelişmiş olan, yeni icatlar üretme peşinde bir kızdır. Hayatında, ailesinde yaşadığı zorluklara rağmen üretkenliğini hiç yitirmez; günlük yaşamda pratik konulara dair elinden her türlü iş gelir. Bu arada boşandığı eşi, sorunlu annesi, ilgi isteyen iki küçük çocuğu ve yarı belalı babasıyla “normal” bir hayat sürdürmeye çalışır. Fakat bir gün her şey canına tak eder ve Joy yarım bıraktığı hayallerinin bir notkasından tutmak için yeniden kolları sıvar…

Filmin yönetmen koltuğunda David O. Russell otururken ödüllü başrol Jennifer Lawrence’a Umut Işığım filminde olduğu gibi Bradley Cooper ve Roberto DeNiro eşlik ediyor.

Annemin Şarkısı (2014) 
IMDb 6,6

Nigar (Zübeyde Ronahi), İstanbul’da öğretmenlik yapan oğlu Ali’yle (Feyyaz Duman) birlikte bir sitede yaşamaktadır ve sürekli olarak 1990’larda ayrıldığı köyüne dönmek istemektedir. Bazı günler evden çıkıp otogara dahi gider. Film, sadece Kürtçe konuşan Nigar’ın özlemle aradığı, oğlunun ise bir türlü bulamadığı o esrarengiz dengbej şarkısıyla hem yitip giden bir kültüre hem de yuva özlemine dikkat çekiyor. Yurt içi ve yurt dışı festivallerde ödüller kazanan, yaşadığımız coğrafyada annelerin çektiği acıları hatırlatan buruk ve hüzünlü bir film. Erol Mintaş’ın yazıp yönettiği filmde Nesrin Cavadzade de Ali’nin kız arkadaşı Zeynep’i canlandırıyor.

Umudun Peşinde (2013)  (Philomena)
IMDb 7,6

Ünlü gazeteci Martin’le (Steve Coogan) birlikte, Katolik rahibeler tarafından 50 yıl önce elinden alınan oğlunu bulmaya çalışan Philomena’nın (Judi Dench) öyküsü… Martin, üst sınıftan ünlü bir gazeteci, Philomena ise halktan bir kadın. Philomena inançlıdır, Martin ise bir ateist. Biri entelektüel donanımı, zekâsı ve dili; diğeri sezgileriyle var olur. Martin, başta “insan hikâyesi” diye küçümsediği haberin peşinde koşarken Philomena’ya sürekli bir şeyler öğretmeye, akıl vermeye çalışır. Ama süreç içinde gözlemleyerek öğrenen ve değişen kişi kendisidir. Philomena anneliğin yalın bilgeliğidir. Martin ise anneliğin erdemlerini anladıkça olgunlaşan bir erkek çocuğu…Tecrübeli yönetmen Stephen Frears iki karakterin çelişkilerinden doğan ironinin tadını çıkarmayı ihmal etmiyor.

İki Kadın, Bir Erkek (2010) (The Kids Are All Right)
IMDb 7,6

The Kids Are All Right, modern yaşamın değişen şartlarına uyum sağlayabilen annelerle izlemek için harika bir film. Lezbiyen bir çiftin aynı donörden hamile kalarak doğurdukları çocukların biyolojik babalarının izini sürmeye başlamalarıyla açılan film, hiç tahmin etmediğiniz sıcaklıkta bir aile komedisine dönüşüyor. Eşcinsel bir çift olmanın zorlu süreçlerini de dürüstçe gözler önüne seren filmin yayınlandığı yıl En İyi Film de dahil olmak üzere dört dalda Oscar adayı olması sürpriz değil. Oscar’lardan eli boş dönmüş olsa da En İyi Komedi Filmi ve En İyi Kadın Oyuncu dallarında Altın Küre ödüllerini kazanmayı başarmış bir filmle karşı karşıya olduğunuzu bilin. Annette Bening, Julianne Moore, Mark Ruffalo, Mia Wasikowska ve Josh Hutcherson’un başrollerini paylaştığı filmin yönetmeni ise Edward Zwick.

Kız Kardeşimin Hikayesi (2009) (My Sister’s Keeper)
IMDb 7,4

Fitzgerald çifti bir gün acı gerçeği öğrenir. Sara ve Brian Fitzgerald’a verilen kederli haber kızları Kate’in lösemi olduğunun bilgisidir. Çocuklarının sadece bir kaç yıl ömrünün kaldığı gerçeği çift, Kate’e donör olması için Anna adında bir bebek sahibi daha olmaya karar verirler. İlk yaptıkları şey Anna’nın göbek bağından alınan kanı kullanmak olur. Yıllar sonra Anna’dan Kate’e kemik iliği nakli yapılması da gerekir. Anna(Abigail Breslin), ailesinin onu bu amaçla kullanmasından dolayı avukatının (Alec Baldwin) kapısını çalar dava açar.  Avukatın davayı kabul etmesi, aile içi dengeleri sarsar. Film yıllarca süren insafsız bir hastalığın üç çocuklu bir ailenin hayatı üzerindeki etkilerini zaman içinde serbestçe ileri geri giderek anlatıyor. Cameron Diaz’ın evladını yaşatmak için her şeyi yapmaya hazır gözü kara, inatçı bir anneyi canlandırdığı film, anneliği ve aile bağlarını adeta kutsuyor. Filmi Jodi Picoult’un romanından uyarlayan yönetmen Nick Cassavetes ve Jeremy Leven’in finalde orijinal eserden tümüyle farklı bir yola girdiklerini de belirtelim.

Kör Nokta (2009)  (The Blind Side)
IMDb 7,6

Yönetmen John Lee Hancock’un, Michael Lewis’in kitabından uyarladığı film gerçek bir hayat hikâyesini anlatıyor… Michael Oher (Quinton Aaron),Amerikan futbolunda gelişen yeni taktiklere çok uygun fiziğe ve becerilere sahip bir gençtir. O yetenekleriyle bir eğitim kurumunun ona sahip çıkması zor değildir ama Oher, özel eğitime ihtiyaç duyan, ailesiz ve yalnız bir gençtir. Varlıklı, beyaz ve Cumhuriyetçi Tuohy çifti, ailesiz ve sevgisiz büyümüş Michael Oher’e sahip çıkar. Özellikle Leigh Anne (Sandra Bullock), Michael’a geç de olsa annelik duygusunu tattırmak için elinden geleni yapar, Michael ise sevgi gördükçe iyi bir insan olmak için çaba gösterir. Leigh Anne’in Michael’a gece yatmadan önce kitap okuduğu sahne görülmeye değer. Anne sevgisinin nelere kadir olduğunu gösteren duygusal bir film… Kör Nokta, Sandra Bullock’a en iyi kadın oyuncu Oscar’ını kazandırmıştı.

Pandora’nın Kutusu (2008)
IMDb 7,2

Her biri uzak diyarlara düşmüş üç kardeş artık hasretlerine zorunlu bir son verecektir. Üçü de birbirinden farklı hayatlara savrulmuştur. Birbirleriyle aralarındaki bağ körelmeye yüz tutmuştur ve iletişimlerini kaybetmiş bu üç orta yaşlı kardeş için kavuşma vakti yaklaşmaktadır. Memleketleri Karadeniz’de yaşayan yaşlı annelerinin kaybolduğu haberi onları yıllar sonra bir araya getirecektir. Her biri aynı şehire düşmüş, İstanbul’da yaşıyor olmalarına rağmen kontaktlarını kaybeden kardeşler anneleri Nusret’i bulmak için kendileri ve anılarına dair birçok şeyi gün yüzüne çıkardıkları bir yolculuğa çıkarlar. Bu yolculuk bir içsel hesaplaşmaya, annelerini bulduktan ve İstanbul’a getirdikten sonraki süreç ise sancılı bir yaşam sınavına dönüşecektir. Bu sınavdan alnının akıyla çıkabilen tek kişi ise yaşlı kadının torunu Murat olacaktır. Yönetmenliğini Yeşim Ustaoğlu’nun üstlendiği sosyal içerikli filmin başrollerini Tsilla Chelton, Derya Alabora ve Onur Ünsal paylaşıyor.

Kaynaklar

https://www.haberturk.com/anneler-gunu-icin-15-film-onerisi-2672559/8

https://www.milliyet.com.tr/anneler-gunu-nde-izleyebileceginiz-10-film-molatik-15473/?Sayfa=2

https://www.posta.com.tr/anneler-gunu-nde-annenizle-izleyebileceginiz-en-guzel-filmler-haber-fotograf-1417737

https://www.ntv.com.tr/galeri/sanat/anneler-gunu-icin-film-onerileri,7FNF9p1PKEmgRBXvB4dHqw/zHEWBEQRV0ezCC0WBlu7Mw

https://www.sozcu.com.tr/hayatim/magazin-haberleri/bal-ulkesi-konusu-bal-ulkesi-nerede-cekildi/

https://postkolik.com/guzel-haberler/anneler-gununde-annenizle-izleyebileceginiz-en-guzel-filmler