Arkas, güçlü tedarik zinciri ve operasyonel deneyimiyle sürdürülebilir denizcilikte Türkiye’nin küresel bir aktör olmasına öncülük etmeye devam ediyor. Clean Cargo’nun uluslararası webinarında sürdürülebilir denizcilikteki rolleriyle dinleyiciyle buluşan Arkas Line ve Arkas Bunker, gelecek vizyonuna ilişkin değerlendirmede bulundu.
Dünya genelinde düşük emisyonlu yakıt kullanımı hızla yaygınlaşırken, Türkiye bu dönüşümde stratejik bir merkez haline geliyor. Arkas Bunker, Türkiye’nin ilk ISCC-EU sertifikalı denizcilik biyoyakıt tedarikçisi iken Arkas Line ise bu yakıtı fiilen operasyonlarında kullanan ilk hat operatörü olarak öne çıkıyor.
Arkas Line ve Arkas Bunker, sürdürülebilir denizcilikteki öncü rollerini uluslararası buluşmada dinleyicilere aktardı. Smart Freight Centre çatısı altında faaliyet gösteren ve deniz taşımacılığı sektörünün en geniş kapsamlı sürdürülebilirlik ve dekarbonizasyon oluşumlarından biri olan Clean Cargo’nun düzenlediği En İyi Uygulamalar (Best Practice Sharing Session) webinarında, Türkiye’de denizcilik biyoyakıtının gelişimi, operasyonel başarı hikâyesi ve gelecek vizyonlarını geniş bir katılımcı grubuyla paylaşıldı.
“Clean Cargo’nun Aktif Bir Üyesi Olarak Sorumluluğumuz Büyük”
Webinarın açılışında konuşan Arkas Line Denizcilik Grubu Sürdürülebilirlik Direktörü Serra Tükel, Arkas Line’ın Clean Cargo Çalışma Grubu’nun gururlu bir üyesi olduğunu belirterek, şirketin uluslararası sürdürülebilirlik girişimlerine katkısının altını çizdi. Tükel, “Sadece toplantılara katılan bir üye değiliz; en iyi uygulamalarımızı global ağda paylaşmak, servis ağımızda emisyon azaltımı sağlamak ve sektörel dönüşüme aktif katkıda bulunmak için bu platformu çok önemsiyoruz.” dedi.
Arkas Line’ın 2024 yılında, 2011 yılı baz alınarak, gemi emisyonlarını %27,9 oranında düşürmüş olmasının şirketin karbonsuzlaşma yolculuğundaki en somut göstergelerden biri olduğunu söyleyen Tükel, konuşmasının devamında sektörde dönüşümü zorlaştıran yapısal engellere değindi. Uzun gemi ömürlerinin filo yenileme hızını yavaşlattığını, sıfır karbonlu yakıtların üretiminin hâlâ küresel ölçekte yaygın olmadığını ve yeşil yakıtlara yönelik ikmal altyapısında ciddi eksiklikler bulunduğunu aktaran Tükel, bu zorluklara rağmen operasyonel iyileştirmelerin sürdüğünü belirtti.
Tükel, Arkas Line’ın gelecek stratejisine değinirken, şirketin retrofit uygulamalarıyla mevcut filo yenileme çalışmalarını hızlandırdığını, eko-tasarım yeni gemi siparişleri üzerinde çalıştığını ve biyoyakıt kullanımının filoda yaygınlaştırılmasını hedeflediklerini ifade etti.
“Türkiye, Biyoyakıt İçin Yalnızca Bir Geçiş Noktası Değil, Bir Merkez”
Webinarın bir diğer konuşmacısı olan Arkas Bunker Sürdürülebilirlik Müdürü Erdinç Altun, Türkiye’de bir ilk olarak başlatılan denizcilik biyoyakıt ikmallerinin artık deneysel bir süreç olmaktan çıktığını ve tamamen oturmuş, düzenli bir operasyon hâline geldiğini vurguladı. Altun, Türkiye’nin sadece coğrafi konumuyla değil, aynı zamanda yüksek kaliteli ve düşük emisyonlu hammaddeye erişim kabiliyetiyle de bölgesel bir “Biyoyakıt Merkezi (Biofuel Hub)” olma potansiyeline sahip olduğunu belirtti.
Arkas Bunker’ın ISCC-EU sertifikalı ürün gamı (Bio24F, Bio30F ve UCOME Biodiesel) hakkında bilgi veren Altun, bugüne kadar 50’ye yakın başarılı biyoyakıt ikmali gerçekleştirdiklerini ifade etti. Atık yemeklik yağlardan elde edilen biyoyakıtlarla gemilerin motorlarında hiçbir değişikliğe ihtiyaç duymadan emisyon azaltımı sağlandığını açıkladı.
“Bio24F İle Başladık, Şimdi Tüm Filoya Yayılan Bir Dönüşüm Planlıyoruz”
Arkas Line Global Müşteriler Operasyon ve Sürdürülebilirlik Müdürü H. Oğuz Güneyli, Türkiye’de bir ilk olan Bio24F kullanımının ulaştığı sonuçları paylaştı. 2024 yılından bu yana Arkas Line ve Emes işletmesi altında olan gemilerde 7.000 ton Bio24F kullanıldığını belirten Güneyli, bunun karşılığında 5.800 tondan fazla CO₂ emisyonunun azaltıldığını söyledi.
Güneyli, gelecek planlarında 2026 yılından itibaren Bio30F kullanımının bütçelendiğini ve böylece emisyon tasarruf oranının %22,8’den %28’e yükseltilmesinin hedeflendiğini belirtirken, Arkas Line’ın başlattığı “Book for Green” uygulaması ile book&claim sistemi üzerinden müşterilere deniz taşımalarındaki emisyonlarını azaltma ya da sıfırlama seçeneğinin sunulduğunu ifade etti.


