Doğanın sunduğu zengin görselliğe odaklanarak eserlerinde ışık, renk ve devinim birlikteliğini yansıtan Claire Arkas’ın 2021 Sonbahar sergisi olan “Yaşam Döngüsü”, IMOGA Art Space’de sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sanatçının İstanbul’daki bu 6. kişisel sergisinde doğaya yaptığı vurgu ve önceliği doğanın görkemine verdiği eserleri yer aldı.
Claire Arkas, eserlerinde doğanın sunduğu zengin görselliğe önem veren bir sanatçı. Bu nedenle doğa Claire Arkas için yaşamı anlamlandıran ve insana umut aşılayan önemli bir etken. Gökyüzünün mavi enginliğinde hafifçe salınan yapraklar, palmiyelerin gölgelediği havuzlar, İstanbul’da kentsel dokuyu betimlerken de yeşilliklerin ardından görülen manzaralar sanatçının doğaya yaptığı vurguyu betimlerken önceliği doğanın görkemine verdiğinin de işaretlerini taşıyor. Claire Arkas’ın “Yaşam Döngüsü” sergisinin de konu yelpazesini, İstanbul manzaralarının yanı sıra, bahçeler, doğa kesitleri, insan-doğa birlikteliğini yansıtan plaj görünümleri, gezip gördüğü kentlerde etkilendiği mimari eserler, yaşam çevresine ait iç mekan görünümleri ve figürler oluşturuyor.
Sanatçının, “Çamlıca Tepesinden İstanbul Manzarası”, “Sonbaharda Fatih Korusu’ndan Köprü Manzarası” konulu eserleri panoramik diyebileceğimiz İstanbul peyzajlarında mega kentin bünyesinde taşıdığı hız ve dinamizmi görselliğe dönüştürmeyi başarıyor.
Sanatçının doğaya bakışında iç dünyasından yansımalar soyutlayıcı, bütünü kavrayıcı, işlek fırça vuruşları ve zengin renk paleti ile ifadesini buluyor. “Her Yerde Sterliçe” adlı eserde daha yakın plandan baktığı yaprakların deviniminde doğanın ritmi, enerjisi, rüzgarın fısıltısı hissediliyor.
Claire Arkas’ın “Havuz” temalı işlerinde özellikle irdelediği su yüzeyindeki ışık-renk titreşimleri, yansımalar, ışık kırılmaları bu kez “Çiftlikköy Kalamarya’dan Yansıma” ve “Yaz Sofrasında Kalamarya’dan Yansıma” konulu eserlerinde karşımıza çıkıyor. Mekanı aydınlatan lambaların ışığı gecenin karanlığında suda deviniyor. Işık yansımalarının anlık değişimi ile figürlerin titreşimli gölgeleri yine durağanlık içindeki hareketi yansıtırken sanatçı anlık olana, değişken olana vurgu yapıyor.
Arkas, “Çizgiyi seviyorum, o nedenle mimariye yöneliyorum” diyor. Desene verdiği önemi tarihi yapıların cephelerini, içlerini, sokakları çizerken gösterdiği özende, ustalıkta görüyoruz. Kurşun kalemle, yerinde çalışarak eserini oluşturmasının ardından suluboya, pastel, füzen veya guaj ile -bu boyaların biri veya bir kaçı ile- boyasa da resmin hafızası olarak gördüğü çizgileri resmin üzerinde muhafaza ediyor.
“Gün Batımı” tablosu da Claire Arkas’ın özellikle vurgulanması gereken bir eseri. Yatay ve dikey yönelimler kompozisyonu, kendi içinde bölümlere ayrılmış. İlk bakışta iç mekandan dışarıya bakış söz konusu gibi. Ancak daha sonra sanatçının derinliği göz ardı ederek içerisini ve dışarısını aynı düzlemde buluşturduğunu görüyoruz. Yansımalarla iç içe geçmiş mekanlar, yüzeyci- soyutlayıcı anlatımına evriliyor. “Cam Ardından Yemek Salonu ve Sanattan Yansımalar” konulu işinde de benzer ifade arayışları görülüyor
Sanatçının figürlü kompozisyonlarında ise öncelikle otoportresi dikkati çekiyor. “Atölyede Kararlı Kadın” da güvenli ortamında atölyesinde, yaptığı işten mutluluk duyan bir ressam yer alıyor. “Özlem Duyan Kadın Portresi”nde modelinin iç dünyasından ipuçları yakalıyor. Genç kadının bakışları dalgın, düşünceli. “Teslimiyet” de psikolojik boyutlu bir eseri. Burada sanatçı maskeye sembolik bir anlam yüklüyor. Resim çevreye karşı takınmaya gereksinim duyulan maskeyi/çehreyi bir kenara atıp yalnız kaldığında genç kadının duygu durumuna işaret ediyor.
Claire Arkas’ın “Yaşam Döngüsü” isimli sergisi İstanbul Kuzguncuk’taki IMOGA Art Space’de 23 Ekim – 13 Kasım 2021 tarihleri arasında sanatseverler tarafından ilgiyle izlendi.